Samsunspor

9 Kasım 2015 Pazartesi

Samsunspor'un Son On Sezonunun 11. Hafta Analizleri



PTT 1. Lig'in 2015-2016 sezonunun 11. haftası Gaziantep BŞB 2 - 3 Alanyaspor maçı ile sonlandı. İki rakibimizin karşılaştığı mücadele sonucun beraberlik olması daha çok işimize yarabilirdi fakat Gaziantep BŞB'nin namağlup ünvanını kaybetti ve PTT 1. Lig'de namağlup takım kalmadı.

Şu an ligin en çok gol atan takımı Samsunspor (22), arkasından Adana Demirspor (21) ve Alanyaspor (19) geliyor. Ligin en az gol yiyen ekibi ise Karabükspor (8) , arkasında Elazığspor (10) ve G.Antep BBSpor (10) ve Samsunspor (11) yer alıyor. Ligin averajı en yüksek takımı da Samsunspor (11), arkasından Adana Demirspor (5), Elazığspor (5) ve Karabükspor (5) geliyor.

Son 10 sezonluk istatistiğimize baktığımızda (birisi Süper Lig, dokuzu Ptt 1. Lig) en yüksek puanımıza (22) ulaştık, bu puana en yaklaştığımız sezonlar ise 2007-2008 ve 2010-2011 (şampiyonluk senesi) sezonlarında 17 puan olarak istatistiklere geçmiş.

Bu sezon (2015-2016) 11. haftada 22 puan topladık (6 galibiyet, 4 beraberlik).

2014-2015 sezonunda 11. haftada 15 puan toplamıştık (3 galibiyet, 5 beraberlik).
2013-2014 sezonunda 11. haftada 16 puan toplamıştık (4 galibiyet, 4 beraberlik).
2012-2013 sezonunda 11. haftada 11 puan toplamıştık (1 galibiyet, 8 beraberlik).
2011-2012 sezonunda 11. haftada 8 puan toplamıştık (1 galibiyet, 5 beraberlik). (Süper Lig)
2010-2011 sezonunda 11. haftada 17 puan toplamıştık (4 galibiyet, 5 beraberlik). (Şampiyonluk senesi)
2009-2010 sezonunda 11. haftada 8 puan toplamıştık (2 galibiyet, 2 beraberlik).
2008-2009 sezonunda 11. haftada 11 puan toplamıştık (3 galibiyet, 2 beraberlik).
2007-2008 sezonunda 11. haftada 17 puan toplamıştık (4 galibiyet, 5 beraberlik).
2006-2007 sezonunda 11. haftada 12 puan toplamıştık (3 galibiyet, 3 beraberlik).

Bunu yazarken, 2010-2011 sezonundaki bir senelik Süper Lig macerasını saymazsak, 2005-2006'dan sonra düştüğümüz PTT 1. Lig'deki dokuzuncu sezonu takip ediyor olduğumuzu farketttim.
Yıllar ne kadar da çabuk geçiyor.
Bloga en son yazımı 3 Şubat 2012'de yazmışım. Üç yıl on ay geçmiş aradan.. O tarihten bu yana küme düşüp, iki kere playoff finalinde kaybettik..
Acaba kaç saç teli döktük geride kalan bu sezonlarda ?

Ahmet Can Denizci



3 Şubat 2012 Cuma

Samsunspor 3-1 Fenerbahçe


   Uzun bir aradan sonra tekrardan bloga yazmaya başladım. Öncelikle bu uzun aranın tek faktörü Vladimir Petkovic'in bize yaşattığı çok büyük bir hayal kırıklığıdır. Her hafta aynı hatalar, oyuncu seçimindeki hatalar, oyunu okuyamaması, oyuncu değişikliği hataları vs. vs. uzar da gider. Şimdi bunları konuşmanın ne yeri ne zamanı çünkü artık kenarda, kulübede gerçek bir teknik direktör var: Mesut Bakkal.

Mesut hocanın ilk maçı olan Fenerbahçe maçını, çok güzel bir oyunla ve 3-1 gibi net bir skorla galip gelerek tamamlamamız bizi ileri ki günler için çok daha mutlu "mesut" günlerin beklediğinin sinyallerini verdi.

Maçtan önce İstiklal Marşı sırasında Samsunspor maraton tribünü taraftarlarının " El'e inat Samsunspor " kareografisi harikaydı. Ben de bizzat karton kaldırarak o kareografinin bir parçası olduğum için çok mutluyum.
Bu kareografinin baş mimarı Engin Sever'e ve emeği geçen herkese sonsuz teşekkürler.

Maça gelecek olursak ilk on birimiz şu şekildeydi; 



Maçın ilk dakikasından itibaren bariz bir Samsunspor baskısı vardı. Mesut Bakkal'ın geldiğini ve futbolcuları nasıl etkilediğini maçın ilk dakikalarından itibaren çok bariz göründü. Daha maçın başında Gekas'ın bir golü daha öncesinde Serdar Kesimal'a faul yaptığı gerekçesiyle geçersiz sayıldı. 8. dakikada ise Kemal Tokak'ın çok büyük hatasından yararlanan Fenerbahçe Stoch'la golü bularak 1-0 öne geçti. İlerleyen dakikalarda ceza sahası içinde Yobo'nun Murat Yıldırım'a yaptığı harekette hakem penaltıyı vermedi. Yobo'nun topla alakası olmadan direk rakibe müdahale yaptığı için pozisyon bence bariz penaltıydı. Daha sonra Serdar Kesimal'in Gekas'a yaptığı harekette bu sefer Kamil Abitoğlu beyaz noktayı gösterdi. Theofanis Gekas topu bir köşeye, Volkan Demirel'i bir köşe yollayarak o akşamki ilk golünü attı. İlk yarı bittiğinde skorbord 1-1 'i gösteriyordu.

İkinci yarı aynı kadroyla çıktı Mesut Bakkal. Fakat 57. dakika oyunun Fenerbahçe'nin lehine geçmeye başladığı dakikalarda oyunda etkisiz kalan Murat Ceylan ve Uğur Boral'ın yerine Hakan Arslan ve Serdar Özkan'ı aldı. İkinci yarının ilk 10-15 dakikasında ortada bir oyun dönerken Fenerbahçe tek tük ataklarla ve özellikle duran toplarla gol arıyordu. Uğur Boral'ın yerine Serdar Özkan'ın girmesi Samsunspor'u hücumda yeniden etkin hale getirdi. Serdar Özkan'ın bir pasında Christian'a çarpan top Gekas'a doğru yöneldi. Theofanis Gekas, bu pozisyonda adeta ders verdi. Sırtı kaleye dönük olan golcü futbolcu topu muhteşem bir şekilde önüne alarak çok güzel bir vuruşla takımını öne geçirdi. Ayrıca Fenerbahçe'nin iki stoperi Serdar Kesimal ve Yobo'nun arasındaydı bunları yaparken. İki stoper Gekas'ı sadece izlemekle yetinebildi.
Üçümcü golümüz ise duran toptan geldi. Serdar Özkan'ın kullandığı serbest vuruşu Gekas harika bir kafa vuruşuyla kaleye yolladı ve skor 3-1 oldu. 

Geceye damgasını vuran Theofanis Gekas mükemmel 3 gole imzasını atarken, büyük Samsunspor taraftarına da 3 puanı armağan etti. Günün belki de en ironik anı ise Volkan Demirel'in üç gol yediği Gekas'tan formasını istemesini oldu. 

Fenerbahçe'yi 3-1 yenerek ligdeki 4. galibiyetimizi aldık ve Samsunspor'un düşmeyeceğini bu ligde kalacağını göstereceğimiz final maçlarımızdan ilkini böylece alnımızın akıyla geçtik. Sırada diğerleri var. 

Ahmet Can Denizci



25 Eylül 2011 Pazar

Orduspor 0-0 Samsunspor


  Samsunspor, Spor Toto Süper Lig'deki dördüncü maçı olan Orduspor karşılaşmasına 5 eksikle çıktı. Bunlar cezalı olan Ahmet Şahin ve Pal Lazar ile sakat olan Yenal Tuncer, Selim Teber ve Ekigho idi. Teknik direktör Petkovic, sağ bekte Lazar'ın yerine Kemal'e görev verdi. Asli yeri stoper olan Kemal, Petkovic'in hazırlık döneminde onu sürekli sağ bekte oynatmasının yararını görmüş, bir hayli iyiydi maçta hiç sırıtmadı. Kemal'i sağa çekince stoperde olan boşluğu Akaki Khubutia ile doldurdu. Selim Teber'in yokluğunda ise Anıl Dilaver ilk 11'de başladı. Samsuspor maça 4-5-1 taktiği ile başladı.

İlk onbirimizin dizilişi şu şekildeydi: 


 Öncelikle kaptanlık konusuna değinmek gerek. Geçen hafta Selim Teber'in ve bu hafta Mustafa Sarp'ın Samsunspor takımının kaptanı olarak sahaya çıkmaları ne kadar doğru ? Yeni transfer edilmiş tecrübeli iki isim de takım kaptanı olabilir tabi fakat geçen yıl takımın 2. kaptanı olan ve 3 yıldır Samsunspor formasını terleten Murat Yıldırım'dan pazuband neden alınıyor ? Samsunspor kaptanı olarak bu kadar kolay mı ki yeni transferlere hemen kaptanlık veriliyor ?

Neyse maça dönelim; maçın ilk yarısında çok çok etkisiz bir Samsunspor vardı. Orduspor neredeyse tek kale maç oynadı. Samsunspor'un kaleye tek bir şutu bile olmadı. Ligin dördüncü maçı dahil tüm maçlarda bir devre iyi bir devre kötü oynamak gibi saçma bir hastalığa yakalandı takım. Nedendir bilinmez ama bir devre dökülüyorlar diğer devre kaplan kesiliyorlar. Nasıl iştir anlamadım ? İlk yarı Orduspor'un hücum oyuncularına iki tane %100lük gol pozisyonu hazırlayan Gürcü stoper Akaki Khubutia'ya ne demeli peki ? Türkiye kariyerindeki ilk maçı hiçte iyi geçmedi maalesef. İkinci yarı oyundan alınmasını bekliyordum açıkcası. Petkovic nedense Adem Alkaşi'yi bir türlü oynatmıyor. Adem sağ bekte Kemal'de stoperde oynasaydı bu kadar Orduspor baskı kuramazdı. Kemal asıl yeri olmamasına rağmen çok iyi performans sergiledi ilk yarı hatta çoğu kez Akaki'ye yardıma koştu, onun boşluğunu doldurdu. Hücumda ise tek kalan bir Bance izledik ilk yarı. Nedendir bilinmez ama takımın iki kanat oyuncusu Anıl Dilaver ve Dominquez, Bance'ye bir türlü yardıma gitmiyorlar. Petkovic birkaç kere kanat değiştirmesine rağmen yine de hiçbir varlık gösteremedi ikiside İlk yarının tek pozisyonu Murat Yıldırım'ın harika pasında Bance topu kontrol edemedi ve kaleci Fornezzi topa sahip oldu.

İkinci yarıya geldiğimizde ise teknik direktör Petkovic, Anıl Dilaver'i çıkarıp yerine Bülent Kocabey'i alarak oyuna başladı. Fakat oyun yine ilk yarıdaki gibi devam ediyordu. Orta sahada kıran kırana bir mücadele oluyor fakat bir türlü Samsunspor kaleye gidemiyordu ve en sonunda 60. dakikada Petkovic oyuna Zenke'yi aldı. Fakat çıkan oyuncunun Murat Yıldırım olması çok yanlış bir karardı. Sahada gerçekten hiçbir şey yapmayan Dominquez'in neden ısrarla her maç 90 dakika forma giydiğini anlayamıyorum. Zenke oyuna girdikten sonra Samsunspor'umuzu hareketlendirdi. Zenke bu takımın oyuncusu ve bence yedek kalmamalı. Ekigho'nun yokluğunda kanatlardan yeterli desteği alamayan Bance tek kaldı, her hava topunu indiriyor fakat yardıma kanatlardan kimse gelmediğini için topu kaybediyordu. Zenke'nin girmesiyle ikili Orduspor'u zorlamaya başladı. Zira oyun hareketlendi. Bir Orduspor kalesinde bir Samsunspor kalesinde pozisyonlar olmaya başladı. Ergün Teber'in muhteşem ortasında Bance çok güzel indirdi topu fakat biraz önünden açınca kaleci Fornezzi açığı kapattı ve Bance'nin şutu tam üstüne geldi. Hemen akabinde Orduspor atağında ise Culio kaçan Stancu'ya çok iyi pas attı. fakat kaleci Ertuğrul'un muhteşem bir çıkışla topu uzaklaştırdı. 75. dakikada yapılan değişiklikte ise hucüm oyuncusu Savaş Yılmaz'ın oyuna girmesi ne kadar doğru bir hamleyse orta sahada Samsunspor'un patronu olan Fink'in çıkması bir o kadar hatalıydı. Oyunda hiçbir varlık gösteremeyen Dominquez neden alınmıyor anlamak mümkün değil ? Oyunda hiçbir şey yapmamasını geçtim, serbes vuruşları ve kornerleri bile çok etkisiz kullanıyor.  Bir diğer Samsunspor atağında ise Bance'nin başarısız rövaşata denemesinden sonra topu önünden bulan Bülent Kocabey bekletmeden çok sert vurdu. Fakat kaleci Fornezzi harika kurtardı Maçın son dakikasında ise Fatih Tekke'nin harika kafa vuruşunu muhteşem bir şekilde kurtaran genç kaleci Ertuğrul Taşkıran maçın tartışmasız adamı oldu ve bir puanı Samsunspor'a kazandıran isim oldu.

İlk dört haftayı 5 puanla kapatarak bu kötü takıma rağmen iyi sonuç demek pekala mümkün. Çünkü gerçekten her iki devre birbirinden alakasız oyun ortaya koyan bir ekip Samsunspor. Teknik direktör Petkovic şüphesiz güzel futbol izletmeye çalışıyor fakat yaptığı oyuncu seçimlerine baktığımızda ne yaptığını anlamak mümkün değil. Daha hazır olmayan bir Akaki'ye forma şansı vererek az daha iki gol yememize sebep olacaktı. Oysa tüm kamplarda yer alan Adem Alkaşi'nin nedem forma şansı bulamıyor ? Bugün kanatlarda çok çok kötü performans sergileyen Dominquez, Anıl Dilaver, Savaş Yılmaz yerine Dilaver Güçlü, Ufuk Bayraktar gibi isimler neden ilk 18'e bile giremiyor bunları sorgulamak lazım.

Bu oyunla bir puan aldığımız için mutlu olmak gerek. Önümüzde sahamızda oynayacağımız Manisaspor maçı var. Üstelik çarşamba-pazar maç maratonunda yorulan oyuncular için 1 hafta sonra maç oynamak dinlenmeleri adına iyi olacak. Artık 3 maçtır galibiyet yüzü göremeyen Samsunspor'un Manisaspor maçla artık bu hasrete son vermesi gerekiyor.

Ahmet Can Denizci 

22 Eylül 2011 Perşembe

Samsunspor 1-1 Trabzonspor

 Samsunspor, Spor Toto Süper Lig'deki üçüncü maçı olan Trabzonspor karşılaşmasına, cezalı olan kaleci Ahmet Şahin ve sakat olan Ekigho dışında Galatasaray maçındaki ilk onbirini bozmadı. Kaleye, genç kaleci Ertuğrul Taşkıran geçti. Ligin ilk maçında genelde 4-3-2-1 taktiğini oynatan Petkovic bu maça 4-4-2 sistemi ile başladı.

İlk onbirimizin dizilişi şu şekildeydi: 

 
Öncelikle şunu belirtmeliyim ki Samsunspor taraftarları bu maça çok özel bir kareografi hazırladılar. İstiklal Marşı sırasında maraton tribününe "Burası Her Yer Değil Şehr-i Samsun" yazılı çok büyük bir pankart açtılar ve ellerindeki kırmızı, beyaz, siyah kartonlarla harika bir görsel şov yaptılar. Bu kareografinin baş mimarı Engin Sever ve samsunspor.biz ekibini yürekten kutluyorum. Samsunspor ise tabiri caizse maça çok tutuk başladı. İlk yarıda tek etkili atağı Zenke'nin direkten dönen şutu ile sonuçlandı. Maç boyu Kemal Tokak'ı geçemeyen Burak Yılmaz ise Kemal'in Burak'ı tutmadığı tek anda golü bulararak takımını öne geçirdi. Ayrıca golle aynı dakika içerisinde Bance'yle kafa topuna çıkıp Bance'ye dirsek attı Trabzonsporlu bir oyuncu hakem devam ettirdi ve gol oldu.  İlk yarı Samsunspor taraftarları takımdan çok umutsuzdular. Zira takımın sağ kanadı Selim Teber adeta dökülüyordu. Vasatın altında performans sergileyen ve tam hücuma çıkacakken kaptırdığı toplarla rakibe kontra atak şansı sağlayan Selim'in performansını teknik direktör Petkovic'de görüp ikinci yarıda Selim'in yerine Murat Yıldırım'ı oyuna aldı. Bir diğer dökülen ise takımın sol kanadı Dominquez'di. İlk yarıda yaptığı tek önemli hareket attığı hızlı taç atışıyla Zenke'yi kaçıran ve sonucunda direkten dönen pozisyondu. Sanki maç içinde saklanıyor ve ayağına top gelmiyordu. Petkovic ikinci yarının ilerleyen dakikalarında onu da oyundan alıp yerine Bülen Kocabey'i soktu. Takımın iki kanadının adeta dökülüyor olması Samsunspor'un elini kolunu kilitliyordu.

İkinci yarıda Murat Yıldırım'ın girmesi ile mücadele gücümüz yükseldi ve orta sahada topa sahip olmaya başladık. Bu sefer orta sahada çok iyi mücadele ediyoruz, topa sahip oluyoruz fakat etkili atak geliştiremiyorduk. Sürekli rakibin yarı alanında olsakta bir türlü kaleye etkili şut çekemiyorduk. Bu dakikalarda belki de Samsunspor'un en iyisi ve en hırslı oyuncusu Zenke'nin çıkmasına hiç kimse anlam veremedi. Zenke'nin yerine Anıl Dilaver oyuna girdi. O da attığı çalımlarla yine çok etkiliydi fakat, bu çalım atma işinin de bir sınırı var. Tamam topa çok hakimsin, bileklerin çok kıvrak fakat birkaç oyuncu geçtikten sonra arkadaşına pas atacaksın yoksa kaybediyorsun topu, attığın çalımlarda bir işe yaramıyor!
İkinci yarıda Samsunspor daha baskılı oynuyordu. Bance'nin altıpastan auta attığı şut, tüm taraftarlara saç baş yoldurttu. Maçın kırılma anı kesinlikle Colman'ın direkten dönen şutu oldu. Maç 2-0 olacakken futbolun yıllardır değişmez felsefesi "atamayana atarlar" gerçekleşti ve Murat Yıldırım'ın içeriye doldruduğu topu Giray kafa vuruşuyla uzaklaştırmaya çalıştı. Fakat top Ergün Teber'in önüne geldi. Ergün  bekletmeden gelişine topa harika vurdu ve jeneriklere geçecek muhteşem bir gol attı. Golle birlikte Samsunspor taraftarları adeta çıldırdı. Stad inledi. Harika anlardı. Ergün belki de futbol hayatındaki en anlamlı golü attı o akşam.
Dominquez'in yerine giren Bülent Kocabey ise 13 dakika oynayabildi. Fakat çok etkili oynadı, takım oyuna çok katkı sağladı, son dakikalardaki baskılı oyunda ortasahadan taşıdığı toplarla etkisi fazlaydı. Dominquez ve Selim Teber'in vasat bile olmayan performanslarını izledikten sonra Bülent Kocabey'in formayı kapması süpriz olmaz. Ayrıca maçın diğer kötüsü Pal Lazar'dı. Samsunspor adeta sağ beki olmadan oynuyor maçlarda. Bir oyuncu bu kadar mı içeriye girmeye meraklıdır anlam veremiyorum. Çizgide bir dakika bile beklemeyen hep rakibin sol açığını kaçıran bir oyuncu oldu Lazar. Onun içinde tehlike çanları çalmaya başlıyor. Ahmet Şahin'in  kırmızı kart görmesiyle forma şansı bulan Ertuğrul nasıl çok iyi performans sergileyip Ahmet'in tahtını sallandırdıysa, Lazar'ın kırmızı kartıyla görmesiyle Adem Alkaşi'de Orduspor maçında bence çok iyi performans gösterecektir.



Ayrıca bir parantezde Samsunspor'un en yürekli taraftar grubu Şirinler'e açmak gerek. Gençlerbirliği'i maçında yapılan tezahüratlar nedeniyle faturanın sadece Şirinler grubundan 80 kişiye kesilmesi ve Şirinler grubununda kendisini feshetmesi ile son bulan olaylardan sonra Şirinler maça siyah tişörtleriyle gelip protesto yaptılar. Maç boyunca yönetime bir sürü tepki tezahüratı yapan Şirinler'e tüm Samsunspor taraftarlarının destek vermesiyle harika bir atmosfer oluştu. Gerçekten yapılan haksız muameleye tüm taraftarların birlik olarak tepki göstermesi herkese örnek olmalı.

Ligin ilk üç maçında futbolun üç ihtimalini de gören Samsunspor artık iki maçtır ara verdiği galibiyeti Orduspor maçıyla bulmalı. Pazar günü oynanacak maçta Ahmet Şahin'in aldığı iki maçlık ceza nedeniyle yine büyük ihtimalle kalede Ertuğrul olacak, Pal Lazar'ın cezası nedeniyle büyük ihtimalle sağ bekte Adem Alkaşi oynayacak. Ekigho'nun sakatlığı ne durumda hiçbir bilgi yok kulüpten bir açıklama yapılmadı. Selim Teber ve Dominquez'in bence artık dinlendirilmeleri gerekiyor. Dilaver Güçlü, Ufuk Bayraktar, Burak Çalık gibi futbolcular ilk onsekize giremezken vasatı bile aşamayan bu oyuncuların kadroda olması bence haksızlık.

Ahmet Can Denizci

18 Eylül 2011 Pazar

Galatasaray 3-1 Samsunspor

  Samsunspor, ligin ikinci maçına ilk maçta ki kadrodan sadece tek bir değişik ile başladı. Gençlerbirliği maçında iyi bir performans gösteren Murat Yıldırım'ın yerine rakibin eski oyuncusu ve geçen seneki başarısızlığın günah keçisi ilan edilen Mustafa Sarp ilk onbir de başladı.

İlk onbirimizin dizilişi şu şekildeydi:



Samsunspor ilk yarıda Gençlerbirliği maçındaki 4-3-2-1 dizilişinin aksine 4-5-1 taktiği ile oynadı. Kendi yarı sahasında rakibi bekleyen ve kontra ataklarla gol bulma gibi ilkel bir futbol anlayışı ile oynadı ilk yarı. Açıkcası Vladimir Petkovic'den hiç beklemediğim ve çok şaşırdığım bir taktikti bu. Neticesinde ilk yarı ne etkili bir atağımız oldu, ne de kaleye şutumuz. Yediğimiz gol ise yine bir duran top golü. Gençlerbirliği maçında yediğimiz 2 golünde duran toptan olduğunu hatırlarsak, bu sezon duran toplardan çok çekeceğimiz belli.

İkinci yarı farklı bir Samsunspor vardı. Bu sefer Gençlerbirliği maçındakinin aksine olumlu bir farklılıktı bu. 4-5-1 den 4-4-2 ye döndü Petkovic. İkinci yarı ayağa pas yapan ve atağı düşünmeye başlayan bir Samsunspor vardı. Neticesinde de hemen golü bulduk. Golü atanın Galatasaray'dan şutlanan ve taraftarın sürekli ıslıkladığı Mustafa Sarp olması ne kadar da manidar! Golden sonra Galatasaray tribünlerine koşup sus işareti yapması da çok anlamlıydı. İlk maçında iyi mücadele etti bence. Golden sonra işler yoluna girmeye başladı ve Samsunspor'un kendine güveni geldi. Galatasaray, Sercan'ın ve Elmander'in oyuna girmesiyle golün etkisini üzerinden attı ve iyi bir organizasyonla ikinci golü attılar. Ekigho'nun sakatlanmasıyla geçen senenin yıldızı Simon Zenke, bu sene hiç forma şansı bulamadığı için ilk kez Süper Lig'de mücadele etmenin hırsı ile oyuna girdi. Samsunspor'u yenilen gol durdurmadı. Yine oyuna ortak olmaya devam etti.

Fakat ne olduysa işte o an oldu. Kaleci Ahmet Şahin, kendisini durdurmak için bariz bir şekilde kollarını açarak kendisini engellemek isteyen Elmander'i itti. Hakem Kuddusi Müftüoğlu, penaltı düdüğünü çalarak, Ahmet Şahin'i oyundan attı. Sonrasında Samsunspor tamamen oyundan düştü. Kaleciyi engellemek iseyen Elmander'e sarı kart verilmesi gerekirken Ahmet Şahin'e kırmızı kart gösteren Kuddusi Müftüoğlu'na söyleyecek söz bulamıyorum.

Özellikle şu konuya da dikkat çekmek gerekiyor. Pal Lazar ve Ergün Teber çok çok kötü performans gösterdiler. Sağ ve sol bekin bu kadar kötü performans göstermesi çok düşündürücü.

Bu mağlubiyet bir an önce unutulmalı ve çarşamba günü oynanacak Trabzonspor maçına konsantre olunmalı. Samsunspor taraftarlarının muhteşem bir karaografi hazırladığı bu maçı izlemek çok keyifli olacak.

Ahmet Can Denizci

10 Eylül 2011 Cumartesi

Samsunspor 3-2 Gençlerbirliği


Samsunspor'umuzun 5 yıl aradan sonra Süper Lige galibiyetle dönmesi taraftar olarak bizleri çok sevindirdi. Öncelikle şuraya dikkat çekmemiz gerek, tüm hazırlık kampı ve hazırlık karşılaşmalarında oyuncularına 3-4-3 sisteminde oynatmaya çalışan ve başarısız olan teknik direktör Petkovic'in bu ısrarından vazgeçip sistemini 4-3-2-1 e döndürmesi.

İlk onbirimizin dizilişi şu şekildeydi:


Samsunspor ilk yarı ayağa pas yaparak sürekli oyunu kendisi yönlendirdi. Sadece 10. dakika çok tehlikeli bir kontratağa yakalanan Samsunspor onun dışında ilk yarıda kalesinde hiç tehlike yaşamadı. İlginçtir ki maçın yıldızları daha 1 hafta önce takıma katılan Michael Fink ve forvet Bance idi. Fink, üç golünde hazırlayıcısıydı. Basmadık yer bırakmayan, ortasahayı toparlayan takımı hücuma taşıyan isimdi. Samsunspor'un en yararlı transferlerinden biri kesinlikle ve bu sene formayı kaptırması zor görünüyor. Yeni forvet Bance ise, daha ilk maçında çok canlar yakacağının sinyalini verdi. Ahmet Şahin'in ve Samsunspor defansının ileriye çıkardığı tüm hava toplarını alarak hava hakimiyetinin ne kadar iyi olduğunu gösterdi. Yaptığı gol vuruşuyla da ne kadar iyi kumaşı olduğunu gösterdi. Zaten gelir gelmez geçen sezonun gol kralı Zenke'yi kesmesinin bir açıklaması olmalıydı. Ancak bu iki isim sezon başı hazırlıklarında bulunmadığından ikinci yarı haliyle oyundan biraz düştüler, kondisyon yüklemesi yaptıklarında bu ikili Samsunspor'u alır götürür. Maçın yıldızlarının değerlendirmesini geçtikten sonra şimdi tek tek diğer oyuncuların durumuna bakalım:
Ahmet Şahin, yediği iki goldede hatalıydı, son dakikalarda yaptığı hata ise çok pahalıya mal olabilirdi. Pal Lazar sağ tarafta çok iyi oynadı, hiç sırıtmadı. Oyunu ileriye taşıdı, savunmada yerinde müdahaleler yaptı. Ergün Teber, ilk dakikalarda biraz tutuk da olsa sonradan açıldı. Yenal'ın ameliyat geçirmesi sebebiyle ilk 11'de yer buldu fakat o da sırıtmadı, iyi oynadı. Kemal ve Bahia ise iyi görüntü verdiler. Gençlerbirliği hücum oyuncularına fazla şans tnaımadılar. Zaten Samsunspor'un yediği iki golde duran toptandı. Gelelim ortasahaya. Murat Yıldırım, çok iyi oynadı. Sürekli mücadele etti,  ön liberonun görevlerini eksiksiz yerine getirdi. Selim Teber, kuşkusuz ilk yarıdaki Samsunspor'da tek sırıtan oyuncuydu. Ne yazık ki Kayserispor'daki oyununu bir türlü gösteremedi geldiğinden beri. Hep pas hataları yaptı. Takım hücuma çıkarken kaptırdığı toplarla arkadaşlarını zor durumda bıraktı. Bir an önce toparlaması gerek. Dominquez, attığı harika golle izleyenlere şapka çıkarttı. Çok iyi oyuncu fakat hareketsiz oynadığından, Selim Teber'in de düşük performans göstermesiyle orta sahadaki direnç çok azalıyor. Ekigho ise sağ açıkta oynadı bugün. İki kişiyle mücadele edip attığı gol, görmeye değerdi. Bence en büyük hata oyundan alınmasıydı. Ekigho çıkınca Samsunspor iyice oyundan düştü. Oyuna sonradan giren yeni transferlerden Savaş Yılmaz ise yaptığı şık hareketlerle tribünleri heyecanlandırdı. Kumaşının iyi olduğu belli fakat topla çok oynamayı seviyor, haliyle sonunda topu kaybediyor. Dilaver Güçlü ise son dakikalarda girdi ve maalesef fazla izleme şansı bulamadık. 65-70 civarında girseydi Samsunspor'un son dakikalarda sıkıntı yaşamamasını sağlayabilirdi bence.

İlk hafta galibiyetle ayrıldık fakat az daha son dakikada berabere bitiyordu maç. Bu maçtan dersler çıkarmalı. Öncelikle ilk yarı ayrı bir Samsunspor ikinci yarı apayrı bir Samsunspor izledik. İlk yarı ayağa pas yapan oyunu kanatlara açan rakibe top göstermeyen bir Samsunspor varken ikinci yarı anlamsızca kapanan ve rakibi bekleyen bir Samsunspor vardı. Bu takım pas yapmayı bırakıp defanstan doldur-boşalt tarzı toplarla hücum yapmayı denerse vay haline! İlk yarıdaki gibi oynarsak eğer, evimizde kolay kolay puan vermeyiz. İkinci önemli konu yenilen iki golünde duran toplardan olması. Hafta için acil bu duruma çare bulunmalı.

Herşeye rağmen uzun bir aradan sonra Süper Lig'e üç puanla başlamak çok güzel. :)

Ahmet Can Denizci

29 Ağustos 2011 Pazartesi

SAMSUNSPOR 2011 - 2012 KADRO ANALİZİ


Samsunspor'un en sorunsuz mevkisi kale. Geçen sezonki başarının baş mimarlarından olan, taraftarlarca çok sevilen ve bu sezon kaptanlık pazubandı emanet edilen Ahmet Şahin şüphesiz yine formanın sahibi olacaktır. Geçen sezon 32 lig maçında oynayarak istikrarını ispat etmiş file bekçisi, Samsunspor'un, Süper Lig'e çıkması garanti olana kadar yani 30 lig maçında sadece 15 gol yiyerek müthiş bir istatistik yakalamıştı. Hatta bir ara Ahmet Şahin, Portekiz Premier Lig'de şampiyonluğunu ilan eden Porto'nun kalecisi Helton'un ardından Avrupa'nın en az gol yiyen ikinci kalecisi idi. Yani Samsunspor'un kalesi emin ellerde. İkinci kaleci ise geçen sezon Bucaspor'un kalesini koruyan Atilla Özmen. Atilla, geçen sezon; sekizi lig, dördü kupa maçı olmak üzere on iki resmi maçta Buca kalesini korudu. Üçüncü kaleci ise Hüsrev Kop. Geçen sezon A2 liginde 22 karşılaşmada Samsunspor'un kalesini korumuş. Ayrıca Samsunspor, transferin son günlerinde Fenerbahçe'nin A2 takımı kalecisi Mahmut Ertuğrul Taşkıran'ı kiraladı.

Teknik direktör Vladimir Petkovic gittiği her takımda 3-4-3 taktiğini oynatmış. Samsunspor'da da bu taktiği tüm hazırlık maçlarına denedi ve oturtmaya çalışıyor.

Petkovic üçlü defansın solunda Feyenoord'da 7 yıl oynayan 27 yaşındaki Andre Bahia  Bahia'yı düşünüyor. Bahia'nın en önemli özelliği sol ayaklı olması. Feyenoord kariyerini incelediğimizde sol bekte ve stoperde oynamış, hatta bir ara sol açıkta bile denenmiş. Başka ilginç bir istatistik ise stoper olmasına rağmen bir tane bile kırmızı kart görmemiş olması. Feyenoord'da 179 lig maçında 17 gol, 5 asist ve 28 sarı kart görmüş. 13 de UEFA Kupası mücadelesi vermiş. Geçen sezon yıldızı parlayan ve Samsunspor'u süper lige taşıyan oyuncularının başında gelen Kemal Tokak'ı, Petkovic tüm hazırlık karşılaşmlarında defansın sağında oynattı. Geçen sezon stoperde büyük başarı gösteren ve yılın sonunda Bank Asya 1. Lig Ödüllerinde "Yılın Genç Yeteneği" seçilen Kemal'in mevkisinin değişmesi ile performansındaki düşüş normal fakat orada başarı gösterip gösteremeyeceği soru işareti. Üçlü defansın tam merkezinde, Portekiz Premier Ligi takımlarından Vitoria Setubal'den alınan 31 yaşındaki stoper Valdomiro Duarte de Macedo oynuyor. Hazırlık karşılaşmlarında genelde bu üçlüye savunmayı emanet eden Petkovic büyük ihtimalle lige de bu üçlü ile başlayacaktır. Hazırlık karşılaşmalarında Kemal sağ tarafta çok iyi görünmedi, Valdomiro'da çok ağır, defansın arkasına atılan toplarda başı çok ağrıyacaktır. Bahia ise tam nokta transfer olmuş. Samsunspor transferin son günlerinde stoper mevkine Gürcü Akaki Khubutia'yı transfer ederek bir takviye daha yaptı. Valdomiro'nun aksadığından olsa gerek buraya bir transfer daha isteyen Petkovic, büyük ihtimalle adaptasyon dönemini atlattıktan sonra Valdomiro'nun formasını Akaki'ye verecek gibi görünüyor.

Samsunspor'un en alternatifli bölgesi savunma. Karşıyaka'dan alınan Saffet Gurur Yazar, kampa katıldıktan sonra oynanan iki hazırlık karşılaşmasında da ilk onbirde başladı. Defansta merkezde oynayan ve uzun lig maratonunda rotasyonda çok işe yarayacak bir takviye iken sakatlanıp 8 ay sahalardan uzak kalması çok üzücü. Valdomiro'yu çok kısa sürede kesebilecek yetenekte bir oyuncuydu. Gelelim geçen sezon 20 gol yiyerek Bank Asya 1. Lig'in en az gol yiyen defans oyuncularına: Kemal'den yukarıda bahsetmiştik.Onun ilk onbirde yeri garanti gibi duruyor. Fakat diğerleri için durum öyle değil. Kenan Yelek'le başlayaylım. 2000 yılından beri Samsunspor'da forma giyen bir istikrar abidesi. Tam 11 senedir bu formayı terleten bu takımla hem dibi gören hemde başarıyı tadan biri Kenan Yelek. Geçen sezon 19 resmi maçta oynamış, ondan önceki sezonlar ise neredeyse tüm maçlarda oynamış Kenan. Ancak bu sezon yapılan takviyelere ve hazırlık karşılaşmalarındaki ilk onbirlere baktığımızda hocanın 36 yaşındaki oyuncuyu düşünmediği görünüyor. Bu sezon tecrübesiyle takıma abilik yaparak yine katkısını gösterecektir. Uzun lig maratonunda belki sakatlıklarda veya rotasyonda onu ilk onbirde bile görebiliriz. Bir diğer oyuncu Ersin Veli geçen sezon 26 lig maçında oynamış. Stoperde mevkinde oynayan Ersin'in formayı kapması zor görünüyor. Fakat o bölgede yine rotasyonda forma şansı bulabilir. Geçen sezon sağ bekte oynayan Adem Alkaşi sadece 1 lig karşılaşmasında oynamadı ve 31 lig maçında oynayarak çok istikarlı bir sezon geçirdi. Hücuma çıkmayı seven ve kanatlarda iyi bindirmeler yaparak ofansif oyunculara yardım etmeyi seven Adem, 2010-2011 sezonu Macaristan Ligi şampiyonu Videoton'dan alınan Pal Lazar ile forma savaşı verecek. Macar milli futbolcunun forma şansı daha yüksek. Bir diğer defans oyuncusu ise Serkan Aykut, Celil Sağır, Cenk İşler, Musa Aydın gibi yıldızlar yetiştirmiş Samsunspor'un altyapısından yetişmiş olan Başaran Saraçoğlu. Teknik direktör Petkoviç, O'nu neredeyse tüm hazırlık karşılaşmalarında oynattı. Eğer fizik gücünü yükseltirse bu sezonun genç yeteneği olabilir. Başaran'ın forma savaşı vereceği isim Yenal Tuncer. Bursaspor ve Antalyaspor maceralarına baktığımızda Yenal'ın nasıl bir performans göstereceği soru işareti. Transferin son günlerinde Samsunspor sol tarafa Kasımpaşaspor'dan Ergün Teber'i transfer etti. Geçen sezon 21 lig maçında görev yapan Ergün, sol bek için Yenal'la forma savaşı verecek. Birde yine altyapıdan yetişmiş olan Oğuzhan Azgar var. O'nun bu sene forma şansı bulması çok zor görünüyor.


Ortasahaya geldiğimizde; geçen sezon Bank Asya 1. Lig'de "Yeniden Doğanlar" ödülü alan Hakan Bayraktar'a ayrı bir parantez açmamız gerek. Geçen sezon 29 maçta oynayan 35 yaşındaki dinamo Samsunspor'un geçen sezonki başarısının baş mimarıydı. Takımın beyni olan Hakan, geçen sezonki teknik direktör Hüseyin Kalpar'ın vazgeçilmeziydi. Bu sezon mutlaka yine süre alacaktır fakat Süper Lig  temposunu kaldırıp kaldırmayacağı soru işareti. Geçen sezon Kayserispor'da başarılı bir sezon geçiren Selim Teber'de Samsunspor'un yeni transferlerinden. Kayserispor'la 33 maçta 2 gol atan Selim, ilk on birde oynamaya yakın isimlerden. Samsunspor'a 4 sene önce Ajax'tan gelen Murat Yıldırım, geçen sezon 31 maçta oynadı. Hazırlık karşılaşmalarında iyi görüntü veren Murat'ın ismini bu sezon sıkça duyabiliriz. Güngören Belediyespor'dan transfer edilen 23 yaşındaki Hakan Arslan geçen sezon 22 maçta oynamış ve 3 gol atmış. Bu sezon yukarıdaki üçlüden forma kapması biraz zor fakat rotasyonda çok işe yarayacak bir futbolcu. İsviçre 1. Ligi takımlarından Sion'dan transfer edilen Álvaro Dominguez,  4 sezonda 115 maçta; 22 gol, 22 de asistle oynamış. İlk on birde oynaması fazla süpriz olmaz. Beşiktaş'tan transfer edilen Michael Fink ve Galatasaray'dan transfer edilen Mustafa Sarp, Samsunspor ortasahasını bol alternatifli hale getirdi. Bu iki isim tecrübeleriyle mutlaka takıma yarar sağlayacaklardır.
Kanatlara geldiğimizde; sağ ve sol kanatta oynayabilen Dilaver Güçlü. Geçen sezon devre arasında Manisaspor'dan transfer edilen Dilaver, Samsunspor'da 10 maç oynadı. Özellikle etkili şutları ile dikkat çeken Dilaver'in geçen sezon orta sahada tıkanan Giresunspor maçındaki frikik golü ile takımına 3 puanı kazandırdı. Ayrıca Samsunspor'un Süper Lig'e çıkmasını garantilediği Güngören Belediyespor maçında attığı 2 şık golle bu galibiyette büyük rol oynadı. Bu sene en çok izlemek istediğim isim Dilaver Güçlü. Her iki kanatta da oynayabilen bir başka oyuncu ise yine geçen sezon devre arasında transfer edilen Ufuk Bayraktar. Top tekniği ve attığı çalımlarla dikkat çeken Ufuk, geçen sezon Samsunspor'da 16 maçta oynamış. Hazırlık karşılaşmalarında zayıf görülen Ufuk, fizik gücünü bir an önce artırması lazım. Samsunspor, transferin son günlerinde Karabükspor'da oynayan Bülent Kocabey'i transfer etti. Sol açıkta oynayan Bülent, geçen sezon 15 lig maçında oynamış. Rotasyonda çok işçe yarayacaktır. Samsunspor'un altyapısından yetişen ve 3 yıllık başarısız Kayserispor macerasının ardından tekrar yuvaya geri dönen Armağan Kuş ve Fransa'nın Sochaux ekibinden satış opsiyonlu kiralanan Serdar Gürler'de diğer alternatifler. Fakat teknik direktör Petkovic, bu iki ismi yetersiz görüp Paf takıma yollamış.


Forvet hattında üç isim var. Geçen sezon 16 golle Bank Asya 1. Lig gol kralı olan Simon Zenke'den bu yıl yine aynı performans bekleniyor. Geçen sezon Bank Asya 1. Lig "Yılın Yabancı Futbolcusu" ödülüne de layık görülen Zenke güçlü yapısıyla dikkat çekiyor. Bu sene daha çok markaj altına alınacak gibi. Bir diğer Nijeryalı ise Ekigho Ehiosun. Nijerya 1. Lig takımlarından Warri Wolves'den transfer edilen Ekigho, geçen sezon 7 gol atarak lig gol kralı unvanını kazandı. Ayrıca Nijerya Milli takımında da oynayan Ekigho geçen sezonki Agbetü gibi uyum sağlayabilirse Zenke ile çok iyi bir ikili olabilir. Forvetteki son isim ise Altay'dan transfer edilen Burak Çalık. Hazırlık karşılaşmalarında bolca şans bulan Burak, Nijeryalılardan formayı kapabilir. Galatasaray'dan kiralanan Anıl Dilaver ve Al-Ahli Dubai'den satın alma opsiyonlu olarak kiralanan Aristide Bance forvet hattını bol alternatifli hale getirdi. Bu iki isimden özellikle Bance, bu sezon ismini epey duyurabilir.

Ahmet Can Denizci